Geri

   

 

 

İleri

 

13 Şefâat

Peygamberlerin aleyhimüsselâm (salât ve selâm onların üzerine olsun) şefaati haktır/gerçektir. Peygamberimiz aleyhisselâm’ın şefaati, günahkâr mü’minler ve onlardan büyük günah işleyip cezayı haketmiş olanlar için hak ve sabittir.

وشفاعة الأنبياء عليه الصلاة السلام حق، وشفاعة نبينا عليه الصلاة والسلام للمؤمنين المذنبين ولأهل الكبائر منهم المستوجبين العقاب حق ثابت. 

Kıyâmet günü amellerin mizanla tartılacağı hususu haktır/gerçektir. Hazret-i Peygamber’in havzu haktır. Kıyâmet günü hasımlar arasında iyilikler alınarak kısas ve hesaplaşma olması haktır. İyilikler bulunmadığı takdirde kötülüklerin atılması hak ve caizdir.

ووزن الأعمال بالميزان يوم القيامة حق، وحوض النبي عليه الصلاة والسلام حق، والقصاص فيما بين الخصوم بالحسنات يوم القيامة حق، وأن لم تكن لهم الحسنات فطرح السيئات عليهم حق جائز.

Cennet ve cehennem, hâlen yaratılmıştır, ebediyen (sonsuz olarak) de fâni olmayacaklardır. Huriler, sonsuz olarak ölmezler. Yüce Allah’ın cezası da, sevabı da ebedîdir.

والجنة والنار مخلوقتان اليوم، لا تفنيان أبدا، ولا تموت الحور العين أبدا، ولا يفنى عقاب اللّه تعالى وثوابه سرمدا.

Allahü teâlâ, dilediğini kendisinin bir lûtfu olarak hidâyete ulaştırır. Dilediğini de adaletinin gereği olarak sapıklığa düşürür. Allah’ın sapıklığa düşürmesi hızlanıdır. Hızlanın manası ise, Allah’ın razı olacağı şeylerde onu başarılı kılmayıp yardımını kesmesidir. Bu Allah’ın adaleti gereğidir. Aynı şekilde Allah’ın, isyanları sebebiyle günahkârları cezalandırması da adaleti icabıdır.

واللّه تعالى يهدي من يشاء فضلا منه، ويضل من يشاء عدلا منه، وإضلاله خذلانه، وتفسير الخذلان: أن لا يوفق العبد إلى ما يرضاه منه، وهو عدل منه، وكذا عقوبة المخذول على المعصية.