Allahü teâlâ’ya
ortak koşmadan
ve küfür dışında büyük ve küçük günah işleyen, fakat tevbe
etmeden mü’min olarak ölen kimsenin durumu, Allah’ın dilemesine
bağlıdır. Dilerse ona Cehennem’de azap eder, dilerse
onu affeder ve hiç azaba uğratmaz. |
وما كان من السيئات دون
الشرك
والكفر ولم يتب عنها صاحبها حتى مات مؤمنا فإنه ومشيئته اللّه تعالى،
إن شاء عذبه بالنار،
وإن شاء عفا عنه ولم يعذبه بالنار أصلا. |
Her
hangi bir amele
riya
karıştığı zaman, o amelin ecrini yok eder. Aynı şekilde ucb
(kendi amelini üstün görmek) de böyledir. |
والرياء
إذا وقع في عمل من الأعمال فإنه يبطل أجره، وكذلك العجب. |
Peygamberlerin
aleyhimüsselâm
mu’cizeleri
ve velilerin
kerametleri
haktır/gerçektir. Ancak, haberlerde belirtildiği üzere, İblis,
Firavun ve Deccal gibi Allah düşmanlarına ait olan,
onların şimdiye kadar vukua geliş ve gelecek hâllerine mu’cize
de, keramet de denilmez. Bu, onların hacetlerini
yerine getirmedir. Çünkü Allah, düşmanlarının hacetlerini,
onları derece derece cezaya çekmek ve sonunda cezalandırmak şeklinde
yerine getirir. Onlar da buna aldanarak azgınlık ve küfürde
haddi aşarlar. Bunların hepsi de caiz ve mümkündür. |
والآيات
ثابتة للأنبياء،
والكرامات
للأولياء حق. وما التي تكون لأعدائه مثل إبليس وفرعون والدجال مما روى
في الأخبار،
أنه كان ويكون لهم،
لا نسميها آيات ولا كرامات،
ولكن نسميها قضاء حاجات لهم،
وذلك لأن اللّه تعالى يقضي حاجات أعدائه استدراجا لهم وعقوبة لهم،
فيغترون به ويزدادون طغيانا وكفرا،
وذلك كله جائز وممكن. |
Yüce Allah, yaratmadan önce de
yaratıcı,
rızıklandırmadan önce de rızık verici idi. |
وكان اللّه تعالى
خالقا
قبل أن يخلق ورازقا قبل أن يرزق. |