Soru:
(Yahudilere göre de Mehdi gelecek. Mehdi gelince Yahudiler, Hristiyanlar ve
Müslümanlar kucaklaşacaktır. Müslümanlar, Ehl-i kitapla omuz omuza verip,
ateizme karşı mücadele edeceklerdir. Zaten ehl-i kitap bizim kardeşimizdir,
fakat Hristiyanların üç tanrı inancı yanlıştır. Yahudiler onlar kadar kötü
değildir, can ciğer kardeşimizdir. Tevrat’ı okumak gerekir. Şiiler gibi
Vehhabiler de din kardeşimizdir, bunlar Mehdi’nin askerleri olacaktır.
Yahudilerin bekledikleri Mesih, bizim beklediğimiz Mehdi’dir. Bu onları
baskıdan kurtaracak, vaat edilmiş toprakları yeniden elde edecek ve Yahudileri
tüm dünyaya hâkim kılacaktır) diyenler çıktı. Bunların maksatları nedir? Mehdi,
Müslümanları değil de, niye Yahudileri dünyaya hâkim kılacak? Sanki aralarında
iş bölümü yapar gibi, niye günümüzdeki insanların bazıları Hristiyanlara,
bazıları da Yahudilere daha çok sempati duyar ki? Bu işin Yahudi İbni Sebe ile
de bir ilgisi olabilir mi?
CEVAP:
Dinimizde
böyle bir şey yoktur, hiçbir din kitabında böyle bir şey yazmaz. Bunlar yeni
türedilerin uydurmalarıdır.
Yahudilerin
Mehdi’yi beklediğini söylemek çok yanlıştır. Onlar, Muhammed
aleyhisselam kendi ırklarından olmadığı için, âhir zaman peygamberini
bekliyorlar, (Kral Mesih gelecek ve bizi dünyaya hâkim kılacak) diyorlar. Buna
Mehdi demek kadar saçma bir şey olamaz.
Hazret-i
Mehdi ve Hazret-i İsa gelince, Yahudilik veya Hristiyanlık değil, İslamiyet
yeryüzüne hâkim olacak ve bütün bâtıl dinler ortadan kalkacaktır. Üç hadis-i
şerif meali:
(İsmini
duyduğunuz kimselerden, yeryüzüne dört kişi malik oldu. İkisi mümin, ikisi de
kâfirdi. Mümin olan iki kişi, Zülkarneyn ile Süleyman idi. Kâfir olan ikisi de,
Nemrut ile Buhtunnasar idi. Beşinci olarak, yeryüzüne, benim evladımdan biri,
[Mehdi] malik olacaktır.) [M. Rabbani]
(Allah’a
yemin ederim ki, Meryem’in oğlu İsa, âdil bir hakem olarak aranıza inecek, haçı
kıracak [Hristiyanlığı kaldıracak], domuzu öldürecek [domuz etini
yasaklayacak], İslam’dan başka her şeyi yasak edecektir.) [Buhari]
(İsa
inince İslamiyet’le hükmedecektir. O zaman Allahü
teâlâ, Müslümanlardan başka herkesi helak edecek, sonra yeryüzünde
sükûn, emniyet meydana gelecektir. O kadar ki, aslan deveyle, kaplan inekle ve
kurt kuzuyla serbestçe dolaşacak, çocuklar yılanlarla oynayacak. İsa ölünce,
cenazesini Müslümanlar kaldıracaktır.) [Ebu Davud]
Peygamber efendimiz, Hazret-i İsa gelince, Allahü teâlânın Müslümanlardan başka herkesi helak
edeceğini bildirirken, Müslümanların Yahudi ve Hristiyanlarla, yani Allahü teâlânın düşmanı olan kâfirlerle
kucaklaşacaklarını söylemek, normal insanın söyleyeceği bir söz değildir.
Yahudilere
ve Hristiyanlara kucak açanlar, şu mealdeki âyet-i kerimeleri hiç mi
görmediler? Gördüler de, yoksa hâşâ inanmıyorlar mı?
(İman
edenlere en şiddetli düşmanlık edenler Yahudi ve müşriklerdir.) [Maide 82]
(Dinlerine
uymadıkça, Yahudilerle Hristiyanlar senden asla hoşnut olmazlar.) [Bakara 120]
Demek
ki, Tevrat ve İncil okumakla, onlarla dost olmakla, bunlar Müslümandan hoşnut
olmazmış. Hoşnut olmaları için, Allahü teâlânın
bildirdiği gibi, dinlerine uymak gerekiyormuş. Peki, bunu bir Müslüman nasıl
yapar?
Allahü teâlânın, sevmeyin, dostluk kurmayın dediği kimseleri sevmek
ve onlarla dostluk kurmak, dinimize aykırıdır. Birkaç hadis-i şerif meali
şöyledir:
(İmanın
en sağlam temeli ve en kuvvetli alameti, hubb-i fillah, buğd-i fillahtır.) [Ebu Davud]
(İsyan
edenlere düşmanlık ederek, Allahü teâlâya
yaklaşın!) [Deylemi]
(Bir
kavmi sevip de onlarla dostluk kuran, kıyamette onlarla haşrolur.) [Taberani]
Hristiyanlarla
Yahudilere olduğu gibi, Vehhabilerle Şiilere neden kucak açıldığını, özellikle
de Yahudilerle Şiilerin ön planda tutulmasının sebebini anlamak da zordur.