Rahman ve Rahîm isimleri aynı
anlamı mı ifade eder, yoksa iki ayrı anlama mı gelir hususunda da ilim
adamları farklı görüşler belirtmişlerdir. "Nedman ve Nedim
(pişmanlık duyan)" kelimelerinde olduğu gibi aynı anlama gelirler,
denilmiştir.
Bu Ebu Ubeyde'nin görüşüdür. Bazıları da fa'lan
(rahman kelimesinin vezni) faîl (rahîm
kelimesinin vezni) in binası gibi değildir.
Çünkü fa'lan vezni
ancak fiilin mübalağalı
halini anlatmak için kullanılır. Mesela kızgınlık ile dolup taşmış bir kimse için "Gadbân" tabiri kullanılır. Faîl vezni ise bazen
fail ve mef'ul (yani etken ve edilgen)
anlamlarını ifade edebilir. Amalles der ki:
"Savaş
seni bir defa dişlerinin
arasına aldı mı?
O vakit sen şefkat
duyulan merhamet olunan olursun."
Buna göre
"er-Rahmân" isim olarak özel, fiil olarak genel; "er-Rahîm" ise isim
olarak genel, fiil olarak
özeldir.
Bu cumhurun görüşüdür.
Ebu Ali el-Farisî der ki: "er-Rahmân" bütün rahmet türleri hakkında
kullanılan genel bir isim olup yalnız yüce
Allah hakkında kullanılır. "Er-Rahîm" ise, mü'minler hakkında
kullanılır. Nitekim yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
"Ve mü'minlere çok merhametli (rahîm)dir." (el-Ahzab, 33/43) el-Ar-zemî der ki: "er-Rahmân" yağmurlarla, duyu nimetleriyle ve genel olarak bütün nimetlerle bütün yaratıklarına merhamet edendir. "er-Rahîm" ise, onları hidâyete iletmek, onlara lütuflarda bulunmak suretiyle mü'minlere merhametli olandır.
İbnu'l-Mübarek
der ki: "er-Rahmân" kendisinden istendiği zaman verendir. "er-Rahîm" ise kendisinden
dilekte bulunulmadığı
zaman kızıp gazaplanandır.
İbn Mâce Sünen'inde, Tirmizî
de el-Cami'inde Ebu Salih'ten, o Ebu Hureyre'den
şöyle dediğini
rivayet etmektedir:
Rasülullah (sallallahü aleyhi ve
sellem) buyurdu ki: "Allah'tan
dilekte bulunmayana Allah
gazab eder." Bu lâfız Tirmizî'ye
aittir.[301] [213] İbn Mâce
de der ki: "Yüce Allah'a dua
etmeyene Allah
gazab eder."
[302] [214] İbn Mâce
der ki: Ben Ebu Zur'a'ya bu senette sözü
geçen Ebu Salih hakkında soru sorduğumda
şöyle dedi: Bu
kendisine el-Farisi ismi verilen kişi
olup Huzistanlıdır. Adını
bilmiyorum. Şairlerden birisi de bu anlamı kabul ederek
şöyle demiştir:
"O'ndan dilekte bulunmayı
terkettin mi Allah
gazab eder
Adem oğlancığı ise kendisinden istendi mi
gazaplanır."
İbn Abbas der ki: Bunlar rakîk
(ince anlamlar ifade eden) iki isimdir.
Birisi ötekinden daha
rakîkdir. Yani daha çok rahmet ifade eder.
el-Hattabî der ki: Bu müşkil bir ifadedir.
Çünkü rakîkliğin
yüce Allah'ın sıfatlarından
hiçbirisiyle bir alakası yoktur.
el-Huseyn b. el-Fadl el-Beceli der ki: Bu şekildeki bir rivayet ravinin vehminden kaynaklanmaktadır. Çünkü inceliğin (rikkatin) yüce Allah'ın sıfatlarıyla hiçbir ilgisi yoktur. Bu ifadenin doğru şekli: Erfak "Bunlar biri ötekinden daha refik (rfk ve yumuşaklık) olan iki isimdir." Rıfk ise, aziz ve celil olan Allah'ın sıfatlarındandır. Nitekim Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Muhakkak Allah refik (yumuşak merhametli) dir, rıfkı sever ve katılığa karşılık olarak vermediği şeyleri rıfka karşılık olarak verir."[303]
-------------------
[301] [213] Tirmizî, Dua 2; Müsned, II, 477.
[302] [214] İbn Mâce, Duâ 1
[303] [215] Müsned, IV, 87