|
isfânâh |
: |
اسفاناخ |
(a. i.) : bot. ıspanak, (bkz. : ispenâh). |
|
isfanâhiyye |
: |
اسفناخيه |
(a. i.) : * ıspanakgiller, |
|
isfâr |
: |
اصفار |
(a. i.) : sabah namazının aydınlıkta kılınması, yânî ortalığın açılmasına tehir edilmesi. |
|
isfehbed |
: |
اسفهبد |
(f. i.) : (bkz. : ispehbed). |
|
isfenc |
: |
اسفنج |
(a. i.) : sünger. |
|
isfence, isfencî |
: |
اسفنجه ، اسفنجی |
(a. s.) : süngere benzer, süngerimsi. |
|
isfenciyye |
: |
اسفنجيه |
(a. i.) : zool. süngerler. |
|
isfend |
: |
اسفند |
(a. i.) : şarap. |
|
isfendân |
: |
اسفندن |
(f. i.) : bot. 1) beyaz biber tohumu. 2) akçaağaç. |
|
isfîd |
: |
اسفيد |
(f. s.) : 1) ak, beyaz renk. 2) beyaz renkli [şey] , (bkz. : sefîd, sepîd). |
|
isfîdâe |
: |
اسفداج |
(a. i.) : üstübeç. |
|
isfiyye |
: |
اثف يه |
(a. i.) : sacayak, ["usfiyye" şeklinde de kullanılır] |
|
ishfib |
: |
اسهاب |
(a. i.) : 1) çok söyleme. 2) fazla tamah etme. 3) türlü şeylerden renk de-ğiştirme. |