Hekimbaşı,
Osmanlı Devleti’nde modern tıbbın kurucularından. 1774’de İstanbul’da Eyyûb
Sultan’da doğdu. Hâcegândan Mehmed Emin Şükûhî Efendi’nin oğlu olup, üçüncü
Mustafa Han devri hekimbaşılarından Büyük Hayrullah Efendi’nin kızı tarafından
torunudur. Yine hekimbaşı Abdülhak Molla’nın ağabeyi, şâir Abdülhak Hâmid’in
amcasıdır.
Süleymâniye
tıb medresesini bitiren ve hekim olan Mustafa Behçet Efendi, bir kaç yabancı
dil öğrenerek bu dillerdeki tıp kitaplarından tercümeler yaptı. 1800’lerde bir
fizyoloji kitabı ile Bouffon’un Histoire Naturelle adlı eserini Türkçe’ye tercüme
etti. Bu faaliyetleri o devir Osmanlılarında hâkim olan tıp ve biyoloji
anlayışı dışına çıkma temayülü gösteren ilk çalışmalar oldu. 1803’de Mes’ûd
Efendi’nin yerine hekimbaşı tâyin edildi. Hacca giden müslümanlar için sağlık
rehberi niteliğindeki Tertîb-i Ecza adlı esere bir bölüm ekleyerek,
1817 yılında Türkçe basılan ilk tıb kitabını ortaya koydu. Hekimbaşı Mustafa
Behçet Efendi, 22 Aralık 1826’da sultan birinci Mahmûd Han’a, yeni kurulan
ordunun hekim ve cerrah ihtiyâçlarının karşılanması için, bir tıp okulu
açılmasını teklif etti. Teklifinin uygun bulunması üzerine, 14 Mart 1827’de
Şehzâdebaşı’nda yeniçerilerden boşalan Tulumbacıbaşı konağında Tıbhâne-i Amire
ve Cerrahhâne-i Amire adlı iki bölümü bulunan bir tıp okulu açıldı. Okulun
tıbhâne bölümünde İtalyanca, cerrahhâne bölümünde Türkçe öğretim yapılıyordu.
Mustafa Behçet Efendi, bu okulun nâzırlığına tâyin edildi. O sıralarda mikrobu
henüz keşfedilmemiş olan kolera hakkındaki epidemiyolojik müşâhadelerini 1831
yılında yayınladı. Bilhassa epidemilerin çıkış noktası hakkındaki gözlemleri
dikkati çektiğinden, bu risalesi Almanca’ya tercüme edildi.
Jenner’in
Aşı risâlesi’ni,
Yukan’ın Ameliyât-ı
Tıbbiye’sini, Burne’nin Hikmet-i Tabiiyye’sini Türkçe’ye tercüme eden
Mustafa Behçet Efendi, Risâle-i Rûhiye’yi yazmış ve Bouffon’un Mârifet-i Arz ve
Tercüme-i hayvanât adlı eserlerini dilimize kazandırmıştır. Yine Risâle-i İllet-i
Efrenc de tıbla ilgili tercüme eserlerindendir. Avrupa dillerinin
yanında Arabça’yı da çok iyi bilen Mustafa Behçet Efendi, Mısır ulemâsından
Şeyh Abdurrahmân Cebertî’nin Mazhar-üt-Takdîs bi-Hurûc-i Tâifet-il-Fransis
adlı, Fransızların Mısır’ı işgalini anlatan eserini Türkçe’ye tercüme etmiştir.
Üçüncü
Selîm ve İkinci Mahmûd Han zamanında iki defa hekimbaşılık yapan Behçet Mustafa
Efendi, 1832 yılında vefât ederek Üsküdar’daki Nasûhî dergâhına defnedilmiştir.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Sicill-i Osmanî;
cild-2, sh. 31
2) Osmanlı Müellifleri;
cild-3, sh. 203
3) Türkiye’de
Maârif Târihi; cild-1, sh. 336
4) Mustafa Behçet
Efendi (F.N. Uzluk, Ankara-1954)
5) Mustafa Behçet
Efendi’nin Fizyoloji Tercümesi adlı kitabı; Çağında Avrupa’da ve Bizde
Fizyoloji Çalışmaları (E. Kâhya, Doçentlik tezi, Ankara, D.T.C.F. -1976)
6) Osmanlı
İmparatorluğunda Tıp Zoolojisi ve Parazitoloji (E.K. Unat, 1970); sh. 10
7) Osmanlı
Türklerinde İlim; sh. 217
8) Rehber
Ansiklopedisi; cild-2, sh. 306