Gafiller
arasında iken, Allahü teâlâyı anmak, emir
ve yasaklarını konuşmak, herkesi iyiliğe teşvik etmek daha büyük sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allahü teâlâyı anmak üzere toplananları melekler
ve ilahi rahmet kuşatır.) [Müslim]
(Sırf
rıza-i ilahi için toplanıp Allahü teâlâyı
ananlara göklerden bir münadi, "Allahü teâlâ
günahlarınızı sevaba çevirdi. Yerinizden mağfiret edilmiş olarak kalkın!"
diye seslenir.) [İ. Ahmed]
(Bir
toplulukta Allahü teâlânın ismi anılmaz
ve peygamberine, salevat-ı şerife getirilmezse, kıyamette onlar, hasret ve
nedamet çekerler.) [Tirmizi]
Davud
aleyhisselam şöyle dua ederdi:
(İlahi,
seni ananların topluluğunu geçip, gafiller topluluğuna gitmeye başlayınca, daha
oraya varmadan ayağımı kır! Zira böylesi bana bir lütuf ve nimettir.)
[İ.Gazali]
Gafil,
Allahü teâlâyı anmayan, iyiliklerden
haberi olmayan kimsedir. Böyle kimselerden fayda gelmediği gibi, çeşitli
zararlara maruz kalırız.
Salihlerin,
yani iyi kimselerin sohbetlerini ganimet bilmelidir. İyi kimseler, daima
iyiliği tavsiye ederler. Bütün insanlığın iyi olması için çalışırlar. Günah
lekeleri ile kalbi paslananlar, salih kimselerin sohbetlerinde bulunurlarsa,
kalblerinin pasları silinir.
Kiminle
gezdiğimize, kimlerle arkadaşlık ettiğimize dikkat etmeliyiz! Çünkü bülbül
güle, karga çöplüğe götürür.
Allahü teâlâyı anmak, Onun emir ve yasaklarını hatırlamak,
emirlerini yapıp, yasaklarından kaçmaktır. Dil ile de Allahü teâlâyı tesbih ve tenzih etmektir. Mesela,
sübhanallah, elhamdülillah, Allahü ekber, la ilahe illallah gibi kelimeleri
dilinden düşürmemeye gayret etmelidir.